• 0538 305 02 97
  • bilgi@konyaoncuanaokulu.com

ÇOCUĞUMU ANAOKULUNA NASIL ALIŞTIRABİLİRİM

ÇOCUĞUMU ANAOKULUNA NASIL ALIŞTIRABİLİRİM

ANAOKULU’NA NASIL ALIŞTIRABİLİRİM

                Çocuğun her açıdan en hızlı geliştiği dönem 0-6 yaş arası olan okul öncesi dönemi kapsar. Okul öncesi dönemi çocuğun sosyal, fiziksel, duygusal ve zihinsel becerileri kazandığı, bireyselleştiği, kişiliğin temel yapı taşlarının atıldığı bir dönemdir. Çocuk ilk sosyal ilişkilerine ailede başlar, sonrasında anaokulu aracılığıyla dış dünyaya açılarak akran ilişkilerini geliştirir. Bu nedenle çocuğun hayatında kalıcı etkileri olan okul öncesi eğitimin önemi büyüktür. Anaokuluna alışma dönemi de ayrı bir değer taşımaktadır.

Sağlıklı bir eğitim ve gelişim için 3 yaşından sonra tüm çocuklar okul öncesi eğitim programından yararlanmaya başlamalıdır. Ancak anaokuluna başlamak kimi çocuklar için heyecan vericiyken, kimi çocuklar için sancılı bir süreç olabilmektedir. Çocuk, ilk güven duyduğu kişi olan annesinden veya bakım veren diğer kişilerden ayrılmakta zorlanabilir, anaokuluna alışmak için zamana ihtiyaç duyabilir. Anaokuluna alışma döneminde yaşanabilecek sorunların doğal ve geçici olduğu unutulmamalı. Bu süreçte çocuğa karşı anlayışlı ve destekleyici olunması gereklidir.

Çocuğun anaokuluna başladığı ilk hafta yanında mutlaka velisi veya çocuğun tanıdığı ve güven duyduğu biri olmalıdır. Anaokulunun birinci günü çocuğun okulda bir saat kalması yeterlidir. Sonraki günlerde bu süre yavaş yavaş uzatılır. İkinci haftanın ilk günü genellikle çocuk velisi olmadan okuldaki programına katılır. Ancak, bazı özel durumlarda anaokuluna alıştırma ikinci haftaya uzayabilir. Anaokuluna alışma dönemi bitiminde çocuğunu okula bırakan velilerin olabildiğince hızlı ve kararlı olmaları gerekmektedir. Çocuğunuzdan ayrılırken geçireceğiniz vakti olabildiğince kısa tutmaya çalışmalı ve çocuğun okula başlamasıyla ilgili yaşadığınız tedirginlikleri çocuğa yansıtmamaya özen göstermelisiniz. Göstereceğiniz kararlı tutum çocuğunuzun okula alışma sürecini hızlandıracak ve hayatındaki bu önemli değişikliğe daha hızlı adapte olmasını sağlayacaktır.

Okul öncesi eğitim, bir anlamda çocuğun aile dışına attığı ilk adım olarak düşünülmelidir. Çocuk, kreş/anaokuluna başladığı zaman tüm kurallarını bildiği aile ortamından henüz hiçbir kuralını bilmediği, tanımadığı kişilerin bulunduğu bir ortama girmektedir. Bu yeni durum, tabii ki çocuklarda uyum sorunu yaratabilir.

Kreş/anaokuluna yeni başlayan çocukta, başlangıçta belirsizlik ve terk edilme(ayrılma) kaygısı yaşanır. Çoğunlukla koruyucu ve aşırı hoşgörülü aile ortamından gelen çocuklarda bu kaygılar daha yoğun yaşanır. Ancak çocuk ortama alıştıktan ve öğretmenlerini tanıdıktan sonra kaygılar ortadan kalkar.

Bu süreç içinde aileler de birçok kaygı yaşamaktadır. Bazen aileler çocuklarından ayrıldıkları için kendileriyle ilgili suçluluk ve kaygı duyguları yaşarlar ki bu sinyaller çocuğun okul korkusunu arttırıcı bir faktör olabilmektedir. Bu nedenle annenin kararlılığı ve iç rahatlığı çocuğun uyum süreci için çok önemlidir. Yani çocuğun anaokulu/kreşe başlama sürecinde annenin de duygusal olarak hazır olması gereklidir. Çocuğun ayrılırken duygusal olarak annenin üzüntü ve kaygısını hissetmesi uyum sürecini zorlaştırmaktadır.

Çocuğun Anaokuluna Gitmek İstememesinin Nedenleri:

  • Ayrılık kaygısı yaşaması
  • Belirsizlik ve bilinmezliğin verdiği kaygı
  • Evde okulla/öğretmenle ilgili yapılan olumsuz konuşmalar
  • Çocuğun mizaç özellikleri ( utangaç, kaygılı, hassas olması vb.)
  • Aile bireylerinin birbirlerine çok bağlı ya da bağımlı olması
  • Ev içinde hiç kural koyulmaması, her istediğinin yapılması ve böylece evin okuldan daha cazip gelmesi
  • Çocuğun değişim ve yeniliklerle baş etmekte zorlanması
  • Ebeveynleri tarafından terk edilme korkusu
  • Anne-baba tutumları (Aşırı koruyucu ya da aşırı hoşgörülü ebeveyn tutumları)
  • Çocuğun performans kaygısı yaşaması
  • Anne veya babanın hasta olması
  • Yeni kardeş doğumu veya annenin hamile olması
  • Evde kalan kardeşi kıskanma

Bu nedenlerin tüm çocukları kapsamadığı unutulmamalıdır.

Anne babanın sabırlı, sakin, kararlı, işbirliğine yatkın ve ortak tutuma sahip olması bu süreci kolaylaştıran etkenlerdendir.

Anaokuluna alışma döneminde faydalı olacak bilgiler şu şekilde sıralanabilir;

  • Okulla ilgili olumlu konuşmalar yapılması gerekmektedir.
  • Okula başlamadan önce okulla ilgili resimli kitaplar okunabilir.
  • Oryantasyon dönemi başlamış olan çocuk için eve döndüğünde okulda geçirdiği güzel anlar ile ilgili hatırlatma yapılabilir.
  • Ebeveyninden ayrı okulda vakit geçireceği zaman geldiğinde, kapıda vedalaşma kısmı kısa tutulmalıdır.
  • ‘Okula bırakıyorum’ cümlesindeki bırakma kelimesi kaygı yaratan bir ifade olması dolayısıyla bu kelime kullanılmamalıdır.
  • Kendi olumlu okul anılarınızı çocuğunuza anlatarak okula karşı olumlu bir tutum geliştirmesini sağlayabilirsiniz.
  • Çocuğunuz okula gelmek için evden ayrılırken stressiz ayrılmalıdır.
  • Okul ile ilgili kaygı uyandıracak sorular sorulmamalıdır (Ağladın mı?, Arkadaşınla kavga ettin mi?).
  • Servis kullanıyorsa, vedalaşırken sizin de mutlu ve kaygısız görünmeniz önemlidir. Bugün çok eğlenceli bir gün geçireceğinden eminim gibi cümleler kurulabilir.
  • ‘Ağlarsan, karnın ağrırsa öğretmenine söyle, ben seni gelir alırım.’ gibi cümlelerden kaçınılmalı.
  • Daha önce ebeveynlerinden ayrı hiç vakit geçirmemişse, okula başlamadan en az bir ay önce kısa ayrılıklar yaşanması sürece olumlu katkı sağlayacaktır (Örn; yarım saat güvendiği ve         sevdiği birisine bırakmak.)
  • Okula başlamadan önce okul alışverişini beraber yapın.

 

Kaynak : http://www.meraklicocuklar.com/blog/okul-oncesi-egitimde-oryantasyon-donemi/

 

admin